Dünden bugüne tarihi İstanbul çarşıları /

Çarşı ve pazarlar han, bedesten, arasta, meydan gibi ister açık ister kapalı şekilde olsun binlerce yıldan beri sosyo-ekonomik hayatın en hareketli ve renkli taraflarını teşkil etmiştir. Hayatımızın bir parçası olan bu çarşıların bazıları cıvıl cıvıl insan kalabalığından geçilmez iken bazıları ise a...

Ful tanımlama

Detaylı Bibliyografya
Müşterek Yazar: Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu
Diğer Yazarlar: Koltuk, Nuran (hazırlayan), Şahin, Erdinç, (hazırlayan), Alikılıç, Dündar, 1968- (hazırlayan), Koltuk, M. Taner (editör), Köse, Resul (hazırlayan)
Materyal Türü: Kitap
Dil:Turkish
Baskı/Yayın Bilgisi: İstanbul: Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu, 2018.
Konular:
Diğer Bilgiler
Özet:Çarşı ve pazarlar han, bedesten, arasta, meydan gibi ister açık ister kapalı şekilde olsun binlerce yıldan beri sosyo-ekonomik hayatın en hareketli ve renkli taraflarını teşkil etmiştir. Hayatımızın bir parçası olan bu çarşıların bazıları cıvıl cıvıl insan kalabalığından geçilmez iken bazıları ise az, fakat kendine mahsus müşterilerini beklemiştir. Çarşılar, toplum hayatına dinamizm veren oluşumlar şeklinde bir vazife görerek şehir hayatında önemli bir yer tutmuşlardır. Türk-İslam kültüründe cami çevresinde oluşan çarşı, medrese, hamam, darüşşifa gibi yapılar bir bütün olarak değerlendirilmelidir. Bunların hepsi hayatın içindeki kurumlar olup yan yana bulunurdu.Türklerin hayatında çarşı-pazar kültürü yarı göçebe yaşantıdan beri binlerce yıldan beri vardı. Ancak Türklerin yerleşik hayata geçişi ve İslamiyet’in kabulü ile birlikte çarşı-pazar kültürü cami çevresinde şekillenmeye başlamıştır. Açık çarşı diye tabir edeceğimiz pazarlar geçici olarak haftada bir ya da daha fazla da olsa yine cami çevresinde kurulmuştur. Kapalı pazarlar ise genelde caminin hemen yanıbaşında camiye gelir sağlamak üzere kurulan vakıf binalarının içinde teşekkül etmiştir. Türklerin İstanbul’u fethi sonrasında şehri bir ticaret ve kültür merkezi yapmak için Fatih Sultan Mehmet, bedestenler yapılmasını istemiştir. Bu bağlamda Cevahir, Sandal ve Galata bedestenleri inşa edilmiştir. Bu bedestenlerden özellikle Cevahir ve Sandal bedestenleri etrafında oluşan dükkanlar şimdilerde Kapalı Çarşı diye tabir ettiğimiz bir ticaret kompleksini doğurmuştur. Osmanlı İstanbul’unda Suriçi, Galata ve Üsküdar bölgesi bir ticaret sitesi iken, Kapalı Çarşı etrafındaki oluşum daha fazla cazibe merkezi haline gelmiştir. Çarşıdan Eminönü-Haliç sahiline kadar olan kısım, Mahmutpaşa’dan Tahtakale güzergahı yüzyıllar içerisinde hanlar ve dükkanların yapıldığı bölge olarak hem İstanbul hem de dünya ticaretinin merkezî yerlerinden birisi olmuştur. Öyleki bu ticaret bölgesinde dünyanın her yerinden (Uzakdoğu’dan, Orta Asya’dan, Afrika’dan, Avrupa’dan) getirilen mallar alınıp satılmıştır. Bu yönüyle çarşı bir Türk çarşısı olmaktan çıkıp uluslararası bir çarşı konumuna sahip olmuştur. Bu çalışmada İstanbul çarşılarından 37 tanesi ele alındı. İstanbul çarşılarına girmeden evvel han, bedesten, arasta, çarşı kavramları üzerinde duruldu. Ardından İslam ve Türk kültüründe çarşı-pazar hayatının gelişimine dair bilgiler verildi. İstanbul çarşılarının sanat tarihi açısından değerlendirmesi yapıldı.Çalışmamızın esas ayağını oluşturan İstanbul çarşılarını Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’nda(Osmanlı Arşivi Külliyesi) yer alan orijinal belgeler üzerinden değerlendirildi. Ardından her çarşı ile ilgili belgeler ve literatür üzerinden çarşının kuruluşu ile tarihi seyrine dair bilgiler tarihi ve güncel görsellerle zenginleştirildi. Çalışmamız, Osmanlı İstanbul’unun sosyo-ekonomik hayatının aydınlatılmasına katkı sunacağı gibi bir imparatorluk şehri olan İstanbul hayatına, Osmanlı’nın bilinmeyen birçok yönüne dair gizemleri ortaya çıkararak Osmanlı kültüründen bir kesit sunacaktır.
Fiziksel Özellikler:328 sayfa : fotoğraf ; 24 cm.
Bibliyografya:Bibliyografyaları ve dizini var.
ISBN:9789757641636